8 Nisan 2014

AHMET ÜMİT: PATASANA

Kitap adı: Patasana
Yazar: Ahmet Ümit
İlk yayınladığı sene: 2000

Yayınevi: Doğan Kitap (20. Baskı 2006)
Sayfa sayısı: 402
ISBN: 975-293-051-4










Edebiyatımızın ünlü polisiye yazarı Ahmet Ümit'in yayınlanan üçüncü romanı olan Patasana bence kendisinin en başarılı, en sürükleyici, en etkileyici eseri. Bu görüşümde muhtemelen bu kitabı okuduğum dönemdeki olaylar ve ruh halim de etkilidir... Esasen, okuduklarımızı ruhumuzun kütüphanesine yerleştirirken, okurkenki yaşamımızın, duygularımızın, ruhumuzdaki dingin ya da sert esen rüzgarların etkisini nasıl yadsıyabiliriz ki?...

Patasana, günümüz ve geçmişin birbirine dolandığı/dolaştığı bir eser: olayın polisiye boyutu günümüzde geçiyor. Bir arkeoloji kazısı sırasında bir cinayet işleniyor ve günümüzdeki olaylar, kazının yapıldığı coğrafyadaki çağdaş toplumsal sorunları da es geçmeden, bu cinayetin çözümü üzerine odaklanıyor. Ama bir de Hitit sarayında görevli saray yazmanı Patasana'nın yazdığı tabletler var. Kitabın bir bölümü günümüzdeki cinayeti anlatırken, müteakip bölümü ise bu Hitit tabletini aktarıyor. Her bir bölümün başlangıç cümlesi, bir önceki bölümün kapanış cümlesindeki kavramla başlıyor. Günümüz ve geçmiş arasındaki bağlantı da bu şekilde kuruluyor. 

Tarihsel örgüsüne rağmen tabii ki bu tarihi roman ya da inceleme değil... Toplumsal sorunlara değinmesine rağmen tabii ki bu bir deneme yazısı değil... Bu bir polisiye... Her zamanki gibi son anına kadar katili bulmakta zorlandığınız, tarihsel esintilerle süslenmiş, sürükleyici bir polisiye... Halen okumadınızsa, hemen okunacaklar listesine eklemekte fayda var....

Bu kitabı satın almak isterseniz:

http://www.dr.com.tr/Kitap/Patasana/Ahmet-Umit/Edebiyat/Roman/Polisiye/urunno=0000000126030

3 Nisan 2014

FRANZ KAFKA: DAVA

Kitap adı: Dava
Orijinal adı: Der Process
Yazar: Franz Kafka
Çevirmen: Ahmet Cemal
İlk yayınladığı sene: 1925

Yayınevi: Can Yayınları (12. Baskı-2010)
Sayfa sayısı: 230
ISBN: 978-975-510-925-1








Franz Kafka'nın 1914 senesinde yazdığı ama yayınlanması 1924'ü bulan, 1962'de Orson Welles yönetmenliğinde Anthony Perkins, Jeanne Moreau, Romy Schneider gibi güçlü sanatçılar eşliğinde beyaz perdeye uyarlanan bu ünlü eserini okuduğum günlerde, ülkemizde Balyoz ve Ergenekon davalarının bir kasırga gibi esiyor olması sanırım hayli acı ve hayli güçlü bir tesadüftü.

İngilizce'ye giren  ve "Kafka romanlarındaki gibi bunaltıcı ve kabus dolu" olarak Türkçeleştirebileceğimiz "kafkaesque" kelimesine öncülük eden romanların başında gelen Dava, gerçekten de üzerine üzerine gelen bürokrasi karşısında insanın umarsız, çaresiz kalmasını, kendisini ufacık ve etkisiz hissetmesini iliklerinize kadar hissettirten bir roman.

Kahramanımız Joseph K. otuz yaşına girdiği sabah, kaldığı pansiyona gelen iki devlet görevlisi tarafınca tutuklanır ama bu garip bir tutuklamadır çünkü yaşamı "görünüşte" aynen devam etmektedir, hapse atılma gibi bir durum söz konusu değildir. Suçunun ne olduğunu bilmez, kimseden de öğrenemez. Etrafı da onun tutuklandığını bilmekte ve bundan kurtulması için çeşitli tavsiye ve baskılarda bulunmaktadır. Masumiyetinden emin olan kahramanımız mahkemede süren davaya da katılır ama mahkeme bildiğimiz mahkeme değildir. Otuz bir yaşına girdiği gün sona eren öykü, gerçekten de öyle böyle değil, tam bir kabus, hatta karabasan...

Okurken, ülkemizde yaşananlarla paralellikler kurmadan edemediğim, acaba bu kitabı okuyup esinlendiler de mi bunları yaşıyoruz diye sorgulamaktan kendimi alamadığım bu eseri, eğer ruh haliniz böyle bir karabasanı kaldıracak kadar güçlüyse çok tavsiye ediyorum... Ya da bırakın bence ruh halinizi, bu karabasanın gerçeğe dönüşmüş halinde halen yaşamakta olan onlarca, yüzlerce kahramanımız varken, bence bir görevmişcesine okuyun... Bazen sorgulamak acıtır ama her halükarda güçlendirir.....


31 Mart 2014

ALEV COŞKUN: SAMSUN'DAN ÖNCE BİLİNMEYEN 6 AY

Kitap adı: Samsun'dan Önce Bilinmeyen 6 Ay
Yazar: Alev Coşkun
İlk yayınladığı sene: 2013

Yayınevi: Cumhuriyet Kitapları (12. Baskı 2009)
Sayfa sayısı: 460
ISBN: 978-9944-150-86-6










Milletvekilliği ve hatta kısa bir süre bakanlık da yapmış olan Alev Coşkun, yazıp çizmeye meraklı, özellikle tarihsel inceleme ve araştırmalar konusunda son derece başarılı nadir siyasetçilerimizden biri. "Samsun'dan Önce Bilinmeyen 6 Ay" isimli bu eseri ise, Mustafa Kemal Atatürk'ün Anadolu'ya çıkmadan önceki, üzerinde hayli spekülasyon yapılan 6 aylık dönemini, herhangi bir tartışmaya yer bırakmayacak şekilde, belgeler eşliğinde irdeliyor.

Kitapta tabii ki bir tarafgirlik kendini hissettirtiyor ama ortaya konan belgeler, farklı kaynak ve anılardan yapılan sağlamalar, paylaşılan yorumları güçlü bir şekilde destekliyor. İnceleme türü eserlerde nadir görülen akıcı ve sürekleyici üslubuyla kitap, okuru adeta bir macera romanı okuyormuşçasına heyecanlandırabiliyor. 

Mustafa Kemal Padişah'ın hükümetinde bakan olmak istedi mi; Mustafa Kemal Padişah'ın kızıyla evlenmek mi istedi; Mustafa Kemal'i Anadolu'ya Kurtuluş Savaşı'nı başlatmak üzere Padişah mı görevlendirdi gibi popüler birçok soruya bilimsel yanıtlar veren bu eseri, mütareke Türkiye'sini merak eden tüm tarihseverlere tavsiye ederim....

Bu kitabı satın almak isterseniz:

http://www.dr.com.tr/kitap/samsundan-once-bilinmeyen-6-ay/alev-coskun/arastirma-tarih/tarih/cumhuriyet-tarihi/urunno=0000000283421

28 Mart 2014

DORIS LESSING: ALFRED & EMILY

Kitap adı: Alfred & Emily
Yazar: Doris Lessing
İlk yayınladığı sene: 2008

Yayınevi: HarperCollins (1. Baskı 2008)
Sayfa sayısı: 274
ISBN: 978-0-06-083488-3










17 Kasım 2013'te 94 yaşındayken yaşamını kaybeden, 2007 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi İngiliz yazar Doris Lessing'i tanımak isteyenler için, Alfred & Emily çok isabetli bir seçim olacaktır. En azından benim için böyle olduğunu çok rahatlıkla söyleyebilirim.

Yazarın Nobel Edebiyat ödülüne layık görülmesi sonrasında, acaba nasıl bir yazarmış sorusuna cevap aramak için satın aldığım Alfred & Emily'yi okumaya başladığımda, itiraf etmeliyim ki ilk 50-60 sayfadaki ilk izlenimim hayal kırıklığı doluydu. Ama iki ayrı bölümden oluşan romanın ikinci bölümüne geçtiğimde, Doris Lessing'in neden büyük bir yazar olarak edebiyat tarihine geçtiğini çok çok iyi anladım.

Hem otobiyografik hem de kurgusal öğeler içeren bu roman, esasen yazarın anne ve babasının yaşam öyküsüne dayanıyor. Kitabın ilk bölümünde anne ve babanın tanışması ve ilerleyen ilişkileri, Birinci Dünya Savaşı olmasaydı nasıl gelişirdi, bu anlatılıyor. İkinci bölümde ise, bu örgü Birinci Dünya Savaşı'nın yaşanması sonucunda ortaya çıkan gerçekler ışığında yeniden kurgulanıyor. 

Her bir bölüm adeta iki ayrı yazarın kaleminden çıkmışcasına farklı üsluplarla yazılmış. İlk bölümdeki yüzeysellik ve hafiflikle ikinci bölümdeki derinlik ve boğulma hissi öyle bir tezat yaratıyor ki, okur beklenmedik bir duvara çarpmanın travmasından çıkamıyor çok uzun süre. Hepimiz Birinci Dünya Savaşı ile ilgili onlarca film seyretmiş, kitap okumuşuzdur ama Alfred & Emily kadar savaşın acısını ve karanlığını hissettirten bir roman inanın zor bulunur.

Savaşın karanlıklarını, bir daha olmamasını temin etmek adına, hep hatırlayabilmek için okunmalı bu roman...

Bu kitabın Türkçe çevirisini satın almak isterseniz:



25 Mart 2014

YAŞAR KEMAL: ORTADİREK

Kitap adı: Ortadirek
Yazar: Yaşar Kemal
İlk yayınladığı sene: 1960

Yayınevi: Ant Yayınları (2. Baskı 1968)
Sayfa sayısı: 459











Usta yazarımız Yaşar Kemal'in "Dağın Öteki Yüzü" üçlemesinin ilk kitabı olan Ortadirek, pamuk hasadı için köylerinden Çukurova'ya inenlerin öyküsü. 

Çile dolu bu yol, umutsuzlukla umut, vazgeçmişlikle sebat, sevgiyle nefret, bencillikle özveri arasında gidip gelen bir sarkacın öyküsü aynı zamanda. Ali, yanında yaşlı annesi Meryemce, karısı Elif ve çocuklarıyla beraber tüm köyle birlikte Çukurova için yola çıkar. Bu çile dolu dönemsel göç boyunca sömürülmenin isyanı, iktidarın vazgeçilmesi zor tadı, çaresizliğin korkusu kahramanlarla birlikte yol alır. Komşuluk, dostluk, karı-kocalık, anne-evlat ilişkisi doğanın bağrında irdelenir an be an. Geçmiş, bugün ve gelecek umutlarıyla, korkularıyla, pişmanlıklarıyla, hayalleriyle, karabasanlarıyla birbirine geçmiştir adeta. 

Türk edebiyatının en görkemli eserlerinden biri olan Ortadirek, okumanın lezzetini okura unutulmaz bir şekilde yaşatan, kahramanlarının çilesini okurun kemiklerinde hissettirten çok güçlü bir roman... Okumayan kalmamalı....

Bu kitabı satın almak isterseniz:



22 Mart 2014

ARNALDUR INDRIDASON: SESLER

Kitap adı: Sesler
Orijinal adı: Röddin
Yazar: Arnaldur Indridason
Çevirmen: Sıla Okur
İlk yayınladığı sene: 2002

Yayınevi: Doğan Kitap (1. Baskı-2012)
Sayfa sayısı: 317
ISBN: 978-605-09-1134-3








Polisiye roman meraklısı olup klişelerden sıkışmış olanlar için, İzlandalı yazar Arnaldur Indridason'un bu kitabı farklı bir okuma deneyimi sunuyor.

Eserleri 26 ülkede 21 farklı dilde yayınlanmış olan ve polisiye kitaplar alanında birçok önemli ödüle layık bulunmuş bu yazarın maalesef Türkçe'ye çevrilmiş çok az sayıda eseri var. "Sesler" işte bu az sayıdaki romandan biri...

Kahramanımız dedektif Erlendur, İzlanda'nın başketinde turistlerin yoğunlukla konakladığı otelin kapı görevlisinin ölümünü araştırmaktadır. Noel'den hemen önce gerçekleşen cinayette neredeyse hiç ipucu yoktur ve hatta cinayeti gerektirecek bir neden bile bariz bir şekilde görünmemektedir.

Polisiye romanlarda alıştığımızın klişelerin oldukça dışında bir örgüye sahip olan bu roman, aynı zamanda, hiç tanımadığımız İzlanda kültürünü ve bu kültürün hiç de alışık olmadığımız iletişim şekillerini ortaya koyarak, sadece bir cinayet öyküsü olmaktan çıkıyor, ülkemiz okurları için aynı zamanda başka bir kültürün tanınmasını da sağlıyor.

Polisiye romanlarda biraz farklılık arayan tüm okurlara tavsiye olunur. 


Bu kitabı satın almak isterseniz:

http://www.dr.com.tr/Kitap/Sesler/Arnaldur-Indridason/Edebiyat/Roman/Korku-Gerilim/urunno=0000000418537

20 Mart 2014

İPEK S. BURNETT: ROMANCI

Kitap adı: Romancı
Yazar: İpek S. Burnett
İlk yayınladığı sene: 2013

Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları (1. Baskı 2013)
Sayfa sayısı: 272
ISBN: 978-975-08-2569-9










Romancı, 1980 doğumlu yazar İpek S. Burnett'in ilk romanı... İlk bakışta klişe bir konu üzerinde, zaman zaman eğreti duran diyaloglarla başlayan, ama sayfalarında ilerledikçe içinde kendinizi kaybettiğiniz, sürükleyici bir ilk roman hem de.

Hikaye, bir huzurevinde yaşamının son demlerini geçirmekte olan oldukça aksi ve nemrut bir yaşlı kadınla, yaz tatilinde harçlık biriktirmek için Anadolu'dan İstanbul'da yaşayan akrabalarının yanına gelmiş ve yengesinin yanında o huzurevinde çalışmaya başlayan genç bir kızın sıra dışı ilişkisi üzerine kurulu. Yaşlı kadın bu genç kızda geçmişinin parlak anılarını dinleyecek bir kulak, genç kız ise yaşlı kadında yaşamın bilmediği yönlerini buluyor. 

Woody Allen'ın "Paris'te Gece Yarısı" filmini andıran roman, özellikle de beklenmedik sonuyla okuru uzun süre etkisi altında bırakıyor.

Yaşamın sonlarındaki bir insanla yaşamın en güzel günlerinin başındaki bir diğer insanın arasındaki, anılarla ve iç diyaloglarla süslü bu ilginç ilişki, kitap seçiminde farklı bir soluk arayanlar için iyi bir seçim olacak...

Bu kitabı satın almak isterseniz:

http://www.dr.com.tr/Kitap/Romanci/Ipek-S-Burnett/Edebiyat/Roman/Turkiye-Roman/urunno=0000000447633